Uzun ve Sağlıklı Yaşam İçin
Demir ihtiyacının yüzde 38'ini, potasyumun yüzde 26'sını karşılıyor.
ANTİOKSİDANLARIYLA HÜCRELERİ SERBEST RADİKALLERE KARŞI KORUR: Bakla, fenolik bileşikler ve flavonoidler gibi antioksidanlar içerir. Bu maddeler vücudu serbest radikallerin zararlı etkilerinden korur. Yaşlanma belirtilerini geciktirir ve bazı kronik hastalıkların riskini azaltır. Düzenli tüketimi bağışıklık sistemini destekleyerek vücudun direncini artırır. KAN ŞEKERİNİ DENGELEMEYE YARDIMCI OLUR: Bakla, düşük glisemik indeksli bir besindir. Bu özelliği sayesinde kan şekerinin ani yükselmesini önler. Diyabet hastalarının şeker düzeyini kontrol altında tutmalarına yardımcı olur. İçerdiği lif ve proteinler sayesinde yavaş sindirilir, böylece kan şekeri seviyeleri daha stabil kalır. DOĞAL FOLİK ASİT KAYNAĞI OLARAK GEBELİKTE DESTEKLEYİCİDİR: Folik asit açısından zengin olan bakla, özellikle hamilelik döneminde önerilir. Folik asit, bebeğin sinir sistemi gelişimi için gereklidir ve nöral tüp defektlerini önlemeye yardımcı olur. Aynı zamanda kırmızı kan hücrelerinin üretimini destekleyerek annenin sağlığını da korur. (posta.com.tr)